Sağlıklı Buzağılar Çiftliğin Güvencesidir
Buzağı ölümlerinin %27’si ilk hafta içinde, %21’i ikinci hafta içinde, %14’ü üçüncü hafta içinde gerçekleşmektedir. Sağlıklı buzağılar çiftliğin geleceğini etkilemektedir. Görüldüğü üzere doğum sonrası ilk 21 gün çok önemlidir ve buzağı ölümlerinin %62’si bu süre içinde gerçekleşmektedir.
Gerçekten de yeni doğan buzağı, doğumdan sonraki ilk 2-3 hafta içinde, tüm hayatı boyunca karşılaşabileceğinden daha fazla sayıda stres faktörü ile karşı karşıyadır. Burada stres, hayvanın direncini azaltarak fizyolojik ve metabolik anlamda olumsuz değişimlere neden olan her türlü faktör olarak tanımlanır.
Buzağı doğumla beraber, ana karnındaki korunaklı ortamdan çıkarak birdenbire zorlayıcı bir çevre içine girer. Bu nedenle, doğum sonrasında vücut ısısını ayarlayan sistemler aktif hale getirilmeli, oldukça kompleks bir sindirim sistemi ilk kez çalışmaya başlamalıdır.
Doğumdan sonra emilen ilk ağız sütü diğer adıyla kolostrum; termoregülasyon için ihtiyaç duyulan enerjiyi sağlar. Ayrıca mekonyumun atılmasını da kolaylaştırır. Ancak her şeyden önemlisi içerdiği antikorlar sayesinde buzağıda pasif bağışıklığı oluşturarak buzağının yaşama şansını artırır.
Yeni Doğan Buzağılar kendi bağışıklık sistemlerini geliştirene kadar, yaşamının ilk 2-3 haftalık döneminde tamamen kolostrum yoluyla aldığı pasif bağışıklığa bağlıdır. Bu noktada kolostrum kalitesi kritik önem taşır. Kolostrum kalitesi ne kadar iyi ise, buzağı da o kadar sağlıklı olur.
Kolostrum içeriğinde bulunan koruyucu maddelerin bir bölümü ince barsakta aktif olarak emilirken, bir bölümü de barsakta kalarak ishal gelişimini önlemek amacıyla ortamdaki patojenik bakterilerle mücadele eder.
Yeni Doğan Buzağı Nasıl Korunmalıdır?
Diğer taraftan dünyanın en sağlıklı ineğinden doğmuş olan bir yeni doğan buzağının dahi kirli, hijyen şartlarına dikkat edilmeyen bir ortamda yaşama şansı yoktur. Çamurlu, soğuk ve aşırı seviyede bakteri barındıran bir ortamda bulunan buzağı, normal şartlarda büyüme için harcaması gereken enerjiyi bu olumsuz şartlarla mücadele edebilmek için harcar.
Hijyen şartlarına dikkat edilerek oluşturulan temiz bir ortamda ise patojen yükü azalır, dolayısıyla risk faktörleri de azalır. Buzağılar kuruyken daha rahat ederler, kuru bir ortamda virüs ve bakteriler de daha zor ürerler.
Yeni doğan buzağılar için şüphesiz en ideal ortam, buzağı kulübeleridir. Buzağı kulübelerinin kullanımı ile hedeflenen, yavrunun bağışıklık sistemi gelişinceye kadar hastalıklarla bulaşık kapalı ahır ortamlarından uzak tutarak, temiz ve sağlıklı bir barınma ortamı sağlamaktır.
Şu soruları olumlu yanıtlıyorsanız, BenimSürüm kullanabilirsiniz.
1. Akıllı bir cep telefonunuz ya da bilgisayarınız var mı? Internete erişiminiz var mı?
2. Günde 10 dakika çiftliğiniz için düzenli veri girmeye hazır mısınız?
3. Kızgınlık, tohumlama, kuruya çıkarma ve doğum gibi işlerde inekleri tek tek takip etmeniz gerektiğini biliyor musunuz?
4. Arada sırada da olsa, bazı işleri unuttuğunuz oluyor mu?
5. Size işlerinizi hatırlatacak bir yardımcınız olsa, çok daha verimli çalışabileceğinize inanıyor musunuz?